12 Temmuz 2020 Pazar

söz yağmura yağdı

sırtımdaymış, okşayınca bildim kanatlarım
özgürlüğüm kuş, vurulmuş ağzından
annemi alıp hızlandırmış zaman
gel de bilme kaç yaşındaydın


gökyüzünce ağlamış yüzünün ovasına bulutlar
sus,
kelimelerin altında bir büyük yorgunluk
biraz burada bekleyelim sessiz
çekip ağzımızın ipliğini bir küflü uykudan
zamana ağır geldi insan eti
kaldıramadı
yükü yüklenmeden omuzlarına
düştü yazı
söz yağmura yağdı


altımdan dünyayı aldılar
kağıttan korkuları bindirip denizlere
bir buzlu şarkı şakağımı yaktı


ellerinmiş, bildim dokununca
yalnızlığımı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kaç gökyüzü kaldı ardımızda

 yakıyorum kelimeleri bir bir ormanlar ısınmıyor içimde nasıl bir şey senin yoksulluğun beklemelerin nasıl, ya gitmelerin kiraz  çiçek lerin...